Kültür,

Üstün İnanç Beyefendi ile Tiyatroya Dair Mülakat

Üstün İnanç Beyefendi ile Tiyatroya Dair Mülakat

Üstün İnanç Beyefendi ile Tiyatroya Dair Mülakat

Günümüzün değerli yazarı Üstün İnanç’ın Tiyatro Eserlerim adlı eseri Mihrabad Yayınları arasında okuyucuya ulaştı. Üstün Hoca ile tiyatro ve edebiyat merkezli kısa bir konuşma yaptık. İşte sorularımız ve cevapları:

Roman yazmaya ne zaman başladınız? Yazarken nelere dikkat ediyorsunuz?

Yazarken Türkçe ve gerçeklere dikkat ederim.

Yazmak yetenek işi midir yoksa sonradan öğrenilebilir mi?

Bana göre yetenek işidir.

Yazar olmak isteyenlere önerileriniz nelerdir?

Çok okumak. Yavaş yavaş yazmaya başlamak.

Üstün İnanç’a göre tiyatro nedir?

Tiyatro hayatın aynasıdır.

Türk tiyatrosu, “kukla”, “meddah”, “Karagöz ve Hacivat” ile “Ortaoyunu” sayesinde gelişmiş ve halkımızn ilgisiyle karşılaşmıştır fakat günümüzde bu ilgi azalmıştır. Sizce bu durumun sebepleri nelerdir?

Batı kültürünün aşırı tesirinde kalmak ve hayranlık duymak.

İlk yönettiğiniz veya yazdığınız tiyatro oyununu hatırlıyor musunuz?

Üstad Necip Fazıl’ın Sultan Abdülhamid isimli oyununu sahneye koydum. Söz konusu eser 519 defa temsil edildi.

Türkiye’de tiyatro eğitimini nasıl buluyorsunuz?

Türkiye’de tiyatro eğitimi milli kültürle buluşturulmalıdır.

Yerli ve milli tiyatro denildiğinde aklınıza gelen ilk isim kimdir?

Necip Fazıl Kısakürek.

Bir oyuncuda olmazsa olmaz nedir?

Yetenek ve çalışma.

Yeşilçam’dan günümüz Türk sinemasına geçişi gözlemleyen ender in sanlardansınız. Sinemamızın bugünkü konumunu nasıl buluyorsunuz?

Millî kimliğe kavuşması.

Senaryo yazarlığından yönetmenliğe geçmenizin size ne tür kazanımları oldu?

Gösteri sanatlarını daha iyi görüp tanıdım.

Metin Erksan, Halit Refiğ, Yücel Çakmaklı ve Atilla Tokatlı gibi yönetmenlerle dostluğunuz oldu değil mi?

Dostluk kurduğum kişi Attila Tokatlı değil, onun kardeşi Erdoğan Tokatlı’dır.

Gazeteci kimliğiniz ile de tanınıyorsunuz. Uzun yıllar fıkra muharrirliği (köşe yazarlığı) yaptınız. Bizi biraz da bu konuda aydınlatır mısınız, bugün köşeyazarlığını eskisiyle mukayese ettiğinizde ne durumda görüyorsunuz?

Daha fazla satılmışlık!…

Üstat Necip Fazıl Kısakürek ile uzun yıllar görüştünüz, kendinizi Büyük Doğucu olarak tanımlıyorsunuz. Üstatla ilgili bir eser hazırladığınızı biliyoruz. Necip Fazıl, üzerinizde nasıl bir etki bıraktı?

Hani tarihçilerin MÖ – MS diye standardı vardır ya, benim de hayatımın “Necip Fazıl’dan önce – Necip Fazıl’dan sonra” standardı vardır.

Gazetecilik, romancılık, yazarlık, senaristlik ve tiyatro alanında çok kıymetli eserlere imza attınız. Biz gençlere bu konuda tavsiyeleriniz olabilir mi, başarınızın sırrı ne idi, bizler sizin yolunuzdan nasıl ilerleyebiliriz?

Zehirle pişmiş aşı yemeye talip olun!

Eğitim Dünyası - Sayı 6 - 2020

İLKNUR ÖZTÜRK