Eğitimci yazar Sara Gürbüz Özeren’in yeni kitabı “Yeditepede Bir Gezgin”yayımlandı. Özeren, “Her şey hazır olarak çocukların önlerine gelince düşünmeye, hayal etmeye ihtiyaçları kalmıyor. Bu da okuma isteğini azaltıyor. Onların hayal etmeye ihtiyaçları var” diyor.
Çocuk ve gençlik edebiyatı alanındaki çalışmalarıyla tanınan Sara Gürbüz Özeren’in “Yeditepede Bir Gezgin” adlı öykü kitabı okurla buluştu. Kitap, Almanya’da yaşayan üçüncü kuşak Türk kızı Nermin’in İstanbul’da geçen öyküsünü anlatıyor. 250’ye yakın kitabı yayınlanan Özeren, aynı zamanda 41 yıllık eğitimci. 2012 yılında İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü “Değerler Eğitimi Olimpiyat Ödülü” ve 2003’te Türk Dil Kurumu Onur Ödülü’ne layık görülmüş. Kitapların eskiden en iyi arkadaş, tek eğlence kaynağı olduğunu hatırlatan yazar, aileleri ve öğretmenleri tehlikeye karşı uyarıyor, “Televizyon, akıllı telefon ve bilgisayar çocukları adeta esir alıyor. Bizim okuduklarımızı onlar, çizgi film olarak izliyor. Bunun ne zararı var, diyeceksiniz. Her şey hazır olarak önlerine gelince düşünmeye, hayal etmeye ihtiyaçları kalmıyor. Bu da okuma isteğini azaltıyor kanısındayım. Onların hayal etmeye ihtiyaçları var.”
YAZMAK EN BÜYÜK HAYALİMDİ
Özeren’in de yazarlık serüveni bir hayale dayanıyor. Özeren, ilk başlarda dinlediği masalları, halk hikayelerini yazmış. Hatta içlerinde kendi uydurdukları da varmış. Onlar için “Çok acemice şeyler… Fakat mutlu olurdum” diyen Özeren, yazar olma hayalinden hiçbir zaman vazgeçmemiş. Erzurum’da yaşamanın doğunun mistik kültürü içinde olmakla aynı anlama geldiğine dikkati çeken yazar, “Bizim diyarda el değmemiş, bakir bir kültür mevcut. Kültürümüz gibi aile yapımız da gelenekselliğini koruyor. Böyle bir ortamda yaşamak insana nimetlerini cömertçe sunuyor. Ben de doğrusu olabildiğince faydalanmıyor değilim” diyor.
MESLEĞİM YETENEĞİMİ BESLİYOR
Eğitimci olan Özeren, ömrünün üçte ikisinin çocuklarla geçirmiş. Onlardan çok şey öğrendiğini belirten Özeren, çocuklar hakkında şunları söylüyor, “Çok üzüldüğüm, örnek aldığım, hayret ettiğim olaylarla karşılaştım. Çocukları ve içinde bulundukları sosyo-ekonomik durumları gözledim. Bütün bunlar bende birikti.”
YENİ PROJELER YAKINDA GELİYOR
Öğrencilerin sadece ara dönem tatilinde değil, okula devam edilen dönemde de kitaplarla arası iyi olmalı. Birçok konuda, her yaştan çocuğun ilgisini çekecek öyküler yazan Sara Gürbüz Özeren, öğretme ve yazma duygusunu her zaman yüksek tutarak üretmeye devam ediyor. Kitaplarının birçoğunda gerçek hayattan izler bulunan Özeren, doğma büyüme Erzurumlu. Bunun da etkisiyle 93 Harbi›ni, Aziziye Tabyaları›nı ve Nene Hatun›u yazmayı bir görev bilen yazar, uzun zamandır bu çalışmalar üzerinde araştırma yapıyor. Ayrıca birkaç padişahımızın çocukluk yıllarını, aldıkları eğitimleri konu edinen kitaplar yazmayı düşünüyor.